26 Şubat 2009 Perşembe

Tığişi Yeleğim 1

Yaklaşık 2 yıldır ne yapacağıma karar veremeden bir sürü kare motifler yapmıştım, ilk önce çanta sonra örtü derken en sonunda yelek oldu motiflerden. Toplam 74 motif ile yaptım bu yeleği. Aşağıya doğru hafif çan görüntüsü verebilmek için farklı tığlarla ördüm. Hangi sırayı kaç numara ile ördüğümü 3. resimde görebilirsiniz.


Sırada bekleyen bir tane daha yelek var, eskiden hiç sevmezdim yelekleri, demode bulurdum ama İstanbul'da kışlar hafif geçmeye başladığı için ya da tüm gün ofiste bana çok sıcak geldiği için yelekler, gömlek ve tshirt üstüne çok kullanışlı olmaya başladı.

17 Şubat 2009 Salı

Kokluyorum, Öyleyse Varım

Dün Nazo'nun Coco Chanel ile ilgili linkini görünce incik boncuktan sonra ikinci takıntım olan parfümlerle ilgili bu zamana kadar birşey yazmadığımı farkettim.
Ortaokuldan beri hergün walkman dinlemekten olduğu düşündüğüm %30'luk duyu kaybım var benim, idare ediyorum günlük hayatta ama çok kısık sesleri hayatta duymam, gözlerde bozuktu, 9 yıl önce lazer ile düzelttirdim, tüm bu arazlardan dolayı burnum yüklenmiş görevi, en son sınırda çalışıyor garibim, koklayarak yaşıyorum bir nevi, tüm anılarım koku hafızamın çevresinde dönüyor.


İşe gelince kimin geldiğini kokulardan anlayabiliyorum mesela, bu sadece parfüm değil, insanların kendi kokuları içinde bir hafızam var bazen çok gerekli olduğunu düşünmesemde:)


Anılarım tanıdık kokularla birleşince o anları tekrar yaşıyormuş gibi hissediyorum, tüm ince ayrıntıları bile hatırlıyorum. Dune, Poison, Samsara, Blue Jeans, Byzance, CK One, L'eau D'Issey, Narcisse, Sun kokladığımda ya da kokusunu aldığımda beni çok mutlu eden parfümler.


Çok uzun yıllar hep aynı parfümü kullanan kadınlara hep özeniyorum, ben bir türlü beceremedim, birini sıkınca aklım diğerinde kalıyor, her banyodan sonra parfüm değiştiriyorum ben moduma göre. Avrupa Yakası'nda Şahika "en az 8 parfümün olacak, moduna göre değiştireceksin" diyordu, aynen o hesap.
Şimdilerde kulladığım parfümleri akşam resimledim, bu arada bunlar orjinal olanlar, en az bir bu kadar daha D&P,
Sansiro ve İksir'den alınmış doldurma parfümün var, onları resimlemedim, doldurma parfümlerin bazıları gerçekten çok güzel oluyor. Evime çok yakın oldukları için çok sık uğrayıp kalite kontrol yapıyorum bu açık parfümcülerde.
Birde parfümleri buzdolabında saklamak gibi bir huyum var, sebzeliğin yarısı parfümle dolu.
Eminönü'nde Güvener Pasajı'nda tester satan Ata Parfümeri var. Türkiye'de bulamadığınız bir çok parfümü çok uygun fiyatlarla orada bulabilirsiniz. Internetten satışta yapıyor.
Bu kadar çok link vermişken birde koku ilgili okuduğum 2 kitabın linkini de ekledim, eski kitaplar, mutlaka duymuşsunuzdur ama tekrar tekrar okunabilirler, Parfümün Dansı ve Koku.


Son olarak dün akşam Collezione'a uğradım, bu bahar için çıkardıkları bir parfüm var, El Dino, çok güzel kokuyor ayrıca harika bir şişe yapmışlar ve çok kalıcı, eğer asla böyle parfüm kullanmam diyorsanız tüm marka parfüm birleşimlerinin şişe başına 10 USD'yi geçmeyen maliyetlerle üretildiğini, fiyatların bu kadar yüksek olma sebebinin şişe, ambalaj ve reklam giderleri olduğunu lütfen unutmayın.

9 Şubat 2009 Pazartesi

Mimim ve Yeni Takılarım

3prenses beni mimlemişti 25 Ocak'da ve ben şimdi yazabiliyorum yuhhh bana.


1.) Yakınınızda bulunan ilk kitabı alın.

2.) 161. sayfayı açın.

3.) 5. cümleyi okuyun.

4. )Blok sayfasına yazın.


Yolda okuduğum kitabım, çantamda duruyor,
Ece Temelkuran, Ağrı'nın Derinliği, şu an ofiste olduğum için en yakın kitap bu. 161. sayfa ve 5. cümle: Ama Türkler, Ermenileri yok etmek için tehcir ettiler (oyyyyyy hassas konular ama 5. cümle bu işteeeee).


En son yaptıklarımı da seri halinde ekledim. Muska yapıyorum arkadaşlar, kem göze, kötü elektriğe karşı, şaka şaka, dergi kağıtlarını üçgen katlayıp üstünü kumaş kapladım sadece. Kumaşlar eski bir hint işi yastığın parçalarından.


Bileklikleri de lastikli misinaya geçirdim, hepsini birden takınca şık durdu kolumda.


Malzemeler: Aylin Bijuteri ve Marputçular Çarşısı.


Güldem çanta ile ilgili ayrıntı istemişti.


Daireler için 6 zincir çektim kapattım, 6 zincirlik halkanın üstüne 16 trabzan yaptım. Her sırada 16 trabzan ekledim. Yani 1. sıra 16, 2. sıra 32, 3. sıra 48, 4. sıra 64 şeklinde ilerliyor. Daireyi 18 sıranın sonunda bitirdim.


Kareler için yine 6 zincir çektim kapattım, 6 zincirlik halkanın üstüne 3 trabzan, 3 zincir yaptım bu işlemi 4 kez tekrar edince bir kare elde ediliyor zaten "Hanım Dilendi, Bey Beğendi"modelinin başlangıcını tarif ettim. Kareler içinde 18 sıra yaptım.


Ne kadar açık oldu bilmiyorum ama çizip anlatmak lazım belki de. Zamanım olursa onu da yapmaya çalışacağım...